English
Merhaba, üye girişi için tıklayınız
ŞALOM - Dergi Aralık 2016
ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016ŞALOM - Dergi Aralık 2016
ŞALOM - Dergi Aralık 2016
Ürün Fiyatı :
10,00   (Kdv Dahil)

Sevgili Okur,
19. yüzyıl sonlarında… Genç bir kız, tamamen idealist amaçlarla, ta Fransa’dan kalkıp bir Osmanlı kentine – Halep’e gelir. Alliance Okulu’nda Osmanlı’nın çocuklarına öğretmen olmak üzere...
Halep günlerinde, mahallesindeki eczacı bir genç ile aşka düşerler.  Ardından da o bildik “mutlu son” öyküsü… Marsilyalı Juliette ile Halepli Murad Mordehai evlenirler.
Ortanca oğulları 1897 doğumlu Abdullah Albert, dedem…
Tıp okumayı hedeflerken kendini önce Bağdat’taki Askeri Okul’da, sonra da savaşta bulur.
I. Dünya Savaşı, Galiçya Cephesi’nde, ‘Mütercim Teğmen’ olarak. Osmanlı Ordusu mensubu iken müttefik Almanlara tercümanlık yaptığı yıllarda 20’li yaşlarının en başlarında… Üstelik o cephedeki günlerinde ilk aşkını yaşarken...
İstanbul’a döndüğünde ise, ailenin münasip bulduğu bir kızla evlenir ve kocaman bir aile kurar. Bir oğlu ve dört kızı olur. Kızlarından en büyüğü Jüliyet… Annem!
Bunlar bir aile öyküsünün ana hatları, 19. yüzyıl sonlarından günümüze uzanan…
Doğanlar ve yitirilenler… Öykülerle dolup taşan nice ömürler:
Her birinde anlatılası aşklar, sevdalar, tutkular, göçler, zikzaklar, ihanetler, kavgalar, acılar, savaşlar, çatışmalar, ayrılmalar ve sonra yeniden barışmalar!
Dergimizin bu ayki sayısında, BARIŞ olgusu ile ailemin köklerine ait hikâyesinden, Halep’ten yola çıktım. Peşi sıra Halep’in yıkımı… Dünü ile bugünü… Ve tabii ki Nobeller...
Özellikle BARIŞ’a yönelik olanları... Umudu kalplerde yeşertmeğe çalışırken…
II. Dünya Savaşı’nda Almanya’dan kaçarak Danimarka’ya sığınan Bertolt Brecht dizeleri…

“Irmakların suyu taşı sürükler / Birgün yok olur gider zorbalar

Alır büyüklerin yerini küçükler / Gece karanlık olsa da güneş elbet doğar”

***

Aşkların müzisyen şairi Leonard Cohen, son albümüyle  veda etmeden, “Hineni” dedi, (İbranice: “Buradayım, hazırım”) ve usulca sonsuzluk yolculuğuna çıktı.
Besteleriyle, paylaşılan mutluluk anları  kalplerde öylesine özlenecek ki...
Bir Küba efsanesi... Ölümüyle 20. yüzyılın sonunu mühürleyen Fidel Castro... O da o güzel beyaz atlara binip gitti.
…Ve yaşattığı popülizm ile şaşkınlıklara sürükledi ABD seçimleri. Dünyanın süper-gücü-asasını elinde taşıyacak, Donald Trump. Varsayılana göre onun başkanlık serüveni küreselleşme ile siyaseten doğru olanın sonunu işaret ederken yeni bir Amerika’nın, yeni bir dünya düzeninin de başlangıcı olacak. Belki de, işadamı pragmatizmiyle BARIŞ olur, hedefi.
…Ve bu ay Hıristiyan dünyasının Noel'iyle eş zamanlı kutluyoruz Hanuka’yı – Işıklar Bayramı’nı…
Hanukiyalarımız ile sekiz gece boyunca yakacağımız her mum gibi binlercesi, milyonlarcası yansısın gezegendeki tüm yuvalara.

***

Umut her dem yaşamın inşasıdır, yenerken yıkımı,
Yalnızca mahallemiz değil, Nuh’un Gemisi’nde imiş gibi gezegenin tümü bekliyor, tufanlardan sonra ağzında zeytin dalıyla bizlere doğru uçacak kutsal beyaz güvercini…
…Ve her zaman asıl olan…
Hayat iken en büyük mücadelenin hikâyesi…

2017 yılı tılsımıyla ve cilveleriyle gelsin!

Sevgiyle,
Suzan Nana Tarablus
Şalom Dergi Editörü